“Merhaba,

Bundan yaklaşık dokuz ay önce kanatsız melekler grubuna katıldım. Ali Hoca’mdan duymuştum, bu rahatsızlığı deneyimleyenler yeryüzünde gezen kanatsız meleklermiş, çok hoşuma gitmişti bu tanımlama o zaman.  Hoşuma gitmişti ama aslında hiç hazır değildim daha melek olmaya.. öyle ya hayatta her şeyin bir sırası vardı; Okula gidersin, mezun olursun, iş bulursun, evlenirsin, çocuk yaparsın, emekli olursun, torun bakarsın bu arada yavaş yavaş gelen hastalıklarla tanışırsın şanslıysanda güzel bir ömrü vakti gelince uğurlarsın .. Meğer öyle demiyormuş hayat. Sen düz ilmeklerle onu örüp bitireceğini düşünürken birden haroşe bir model çıkıveriyormuş karşına. O Şiirlerdeki Yaş 35 yolun yarısı hesabı aslında her zaman tutmayabilirmiş. İşte bu gerçekle yüzleştiğim gün tanımıştım Ali Hoca’mı. Alabora olmuş ruhumu alıp gitmiştim yanına. O ise huzurlu güvenli bir liman olarak karşılamıştı beni.

Şimdi görüyorumki tek ben değilmişim uğrayan bu limana.. Ne fırtınalara, doğuşlara ve yaşanmışlıklara ev sahipliği etmiş meğer. Ne kadar kıymetliymiş orada demirleyebilmek.

Başta erken geldi sanmıştım bu gerçekliği sonra bana hayatın değerini öğrettikçe geç bile kaldığını farkettim. Artık ertelemiyorum hiçbirşeyi… bu yılki evlilik yıldönümü bu yıl kutlanacak, yolda yürürken çiçeklere selam verilecek, her sabah uyanınca aynadaki yüze kocaman bir gülümsemeyle günaydın denecek, canın istediği zaman karşındaki sarıp sarmalanacak, kızdığın zaman söylenecek, seni seviyorum demek için yarın beklenmeyecek bunun gibi uzayıp giden bir listem var artık… Ne biten dün ne de yaşanmamış yarın olduğu için elimde benim olan şuanın kıymetini biliyorum artık. Aslında hayatı hediye etti bu deneyim bizlere..düşünsenize her canlıyı bekleyen son aynıyken bu sona gelmeden kıymetini öğrenmek kadar değerli başka ne olabilir ki.  Bu bilinçle yeniden doğdum ben… hepimiz yeniden doğduk aslında… tabiki her doğum anı sancılıdır, içinde acı vardır korku vardır ama sonunda hayata uyanmak varsa geri kalan gün gelir unutulur diye düşünüyorum. Ben hep kanseri ölüm sanırdım meğer hayatı farketmekmiş, neşteri ise acı zannederdim Ali Hocam sayesinde onun da şifa olduğunu öğrendim. Bu doğumda yüreğiyle ellerimizi tutan, bilgisiyle bize ışık olan Ali Hoca’ma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum iyi ki sizin gibi limanımız var.”

Bir hastamızdan…
06.05.2017
Op. Dr.Ali Özlük ile Cerrahide 20. Yıl buluşmasından alıntı

 

---

 

“Mum misali eridim hatta hastamla beraber eridik bugün… Geriye kalan fitilimizde parlıyan, ısıtan alevdi. Benim alev merhamet, onun alev ümit dolu. Yeni meme kanseri tanısı alan ve benimle tanışmaya ve danışmaya gelen genç bir hanımdı. Bir gün öncesinden sonucu öğrenmiş ve internetten araştırmıştı. Endişeliydi, korkuyordu, bilinmezi çoktu, uyumamış ve mum misali erimişti (Kendi ifadesiyle). Onun fitilinde kalan “iyleşebilir miyim” sorusu ve ümidiydi. Elindeki deftere not ettiği her soruyu sorduğunda mum misali eridiğimi farkettim. O an için tecrübem, hekimliğim, konumum, ikna yeteneğim, sözlerim ve aklınıza gelen bütün sıfatlarımın mum misali eridiğini farkettim. Bende fitilde kalan ısıtan alev sadece ve sadece insani olan herşeydi, yardım edebilme isteği, şefkat, yürek daralması ve bana yüklediği sorumluluktu. O ÇOK ÖNEMLİYDİ.”

Dr.Ali ÖZLÜK
11.03.2014, SAAT 00.35

Gece, günün muhasebesini yaptığımda hastamla yaşadığım o ana çok anlam yükledim. Umarım hastalarım iyi olur…

MEME KANSERİ SEVGİ, ŞEFKAT VE PROFESYONEL BİR YAKLAŞIM İLE TEDAVİ EDİLMELİDİR!

Meme kanseri tanısı günümüzde her sekiz kadından birine verilmektedir.meme kanseri olduğunu öğrenen bir kadın kafa karışıklığı ,spekülatif söylemler ,yanlış bilgi ve yönlendirmelerle başbaşa kalır.İşte bu dönmede doğru bilgi ve doğru yaklaşım en önemli başlangıçtır.

Meme kanseri tanı ve tedavisinde son 30 yılda olan değişimler sayesinde ciddi gelişmeler olmuştur.Meme kanserinin yaygın görülmesi,tedavi yöntemlerinin değişmesi,farkındalığın artışı ve böylece erken dönemde meme kanseri tanısı alınması,tedavi yaklaşımında bireye özgü tedavilerin geliştirilmesi ile son yıllarda onkolojik güvenliği yüksek,estetik sonuçları iyi,yaşam kalitesinin ve hastanın psikolojisinin önemsendiği yüksek oranda sağkalımın olduğu tedavi yaklaşımları vardır.

Günümüzde artık modern yaklaşım; hastanın tedavi planlamasında kanser tedavisinde uzmanlaşmış bir ekip ile hastanında tedavi kararına katıldığı alternatiflerin tartışıldığı bir şekilde karar verilmesidir.Burada amaç hastaya en ideal bilimsel olan ve sonuçlarının en iyi olabileceği tedavi kararı olmalıdır.Bu yüzden ilk tanı anında aceleci,telaşlı ve panik halinde hasta ve yakınlarının davranış şekillerinin yerine daha sakin ve tedavi temelinin doğru yapılandırıldığı bir yaklaşım sergilemekle ideal bir başlangıç yapılmalıdır.Çünkü meme kanseri tanısını yeni öğrenmiş bir hasta öncelikle endişelenir,deyim yerinde ise şok olur ve korkuları vardır.Bu dönemde şefkatli bir yaklaşım ve doğru ve gerçekçi bilgilendirme ile hasta ve yakınlarında gerçeği kabullenme süreci başlar.Hasta bu dönem için kafasında birçok sorularla hekimin karşısındadır.Hasta ve yakınlarının bu süreci sıkıntısız geçirmesinde profesyonel bir yaklaşım çok önemlidir.Hasta meme kanseri tanısını kabullendikten sonra daha akılcı ve doğru düşünmeye başlar ve doktorun karşısında ‘’Evet. Doktor!…Ben meme kanseri hastasıyım ne yapıyoruz, nasıl başlıyoruz?’’. İşte bu aşamada meme cerrahı hastaya ideal tedavi seçenekleri ve sonuçlarını sunar tedaviye adım adım başlar.Çünkü bizler bu grup hasta ve yakınları ile yaşam boyu birlikteliğimiz olacaktır.Sevgi ve şefkatle olan tecrübeli ve profesyonel yaklaşım tedavinin ilk ve en önemli basamağıdır.Tedavi seçeneklerinde hastanın yaşı,kanserin boyutları ve yaygınlığı,psikososyal durumu,yandaş hastalığının varlığı ve kadının istek ve beklentileri dikkate alınarak tedavi kararı hasta ile birlikte verilmelidir.

Tedavi yolculuğumuz iyleşeceğimize inanarak başlar..

Sağlıkla ve sevgiyle kalın…
Op.Dr Ali Özlük
Genel Cerrah ve Meme Cerrahisi Uzmanı